Düşük bütçe ile video klip hazırlamanın 10 kolay yolu

Düşük bir bütçeyle iyi bir klip çekebilmenin 10 kolay yolu !

Sanki yıllardır bitirmek için uğraşıyormuşsunuz hissi uyandıran bir albüm üzerine çalışıyorsunuz. Bulunduğunuz noktaya gelebilmek için pek çok zorluğu aştınız: söz yazma, kayıt yapma, mixing, mastering, kapak tasarımı, ve sonunda bir akıllı size gelip pop tarzında bir klip çekmeniz gerektiğini söylüyor.
Günümüzde, pop videolar megastar’ların koruması altında. Simon Le Bon’u tropikal bir adaya götürüp marka bir deri pantolonla 700’mmlik filmle çekmek hiç de ucuz bir iş değil. Neyse ki, günümüzde klip çekimleri daha makul fiyatlara gerçekleştiriliyor. Bu başlıkta sizlere düşük bütçeyle nasıl kaliteli klip çekileceğini anlatacağız.

1. Kendinize iyi bir konsept bulun
İyi bir konsept çoğu zaman yüksek prodüksiyon metod’larından daha önceliklidir. Fatboy Slim’in Praise You klibini örnek alalım. Pahalı bir stüdyo yerine sadece 800 dolara California sokaklarında gerilla stilinde bir klip çektiler ve bu klip 90lı yılların en popüler ve en komik videolarından biri oldu. Şarkının başarı sağlamasında klibin payı da oldukça büyük. Profesyonel teçhizatları alabilecek durumunuz yoksa bile güçlü bir fikir bulup telefonunuzla bile bir klip çekebilirsiniz. Hazır telefonlardan bahsetmişken;

2. Kasıtlı olarak düşük kaliteyle çekim yapın
Bence, profesyonel gözükmeye çalışıp da başarısız olan bir video kadar kötü bir şey daha yok ve evet zamanında ben de bunlardan birkaç tane yaptım. Eğer bir çekim ekibinizin olmayacağını biliyorsanız (ya da Simon Le Bond ya da onun deri pantolonuna sahip olamayacaksanız)  akıllı davranın ve kasten düşük kaliteli bir video çekin. Telefonunuzla, aktüel kamerayla ya da eski super 8 kameralarla çekim yapın. (Tekrar söylüyoruz, bu videonun ne kadar iyi olacağı sizin seçtiğiniz konsepte bağlı.)

3. Şarkı sözlerinden oluşan bir video yapmayı düşünün
Klip çekmenin bugünlerdeki en önemli amacı dünyanın en büyük müzik yayın sitesi olan youtube’dan insanların müziğinize kolayca ulaşabilmesi. Sinematik bir şaheser çekip youtube’a yüklemeye bütçeniz elvermiyorsa bile üzülmeyin, pek çok dinleyici şarkı sözlerinden oluşan video’lardan oldukça memnun, özellikle de grubunuz iyi şarkı sözü yazıyorsa. Şarkı sözünden oluşan video’lar iMusic gibi basit programların kullanımıyla oldukça kolay şekilde yapılıyor. Eğer zamanınız ve bütçeniz sınırlıysa oldukça ideal.

4. Canlı bir performans kaydedin
Düşük bütçeli bir video yapmanın bir diğer yolu ise canlı performans kaydetmektir. Kabul etmeliyim ki eğer tüm grup üyelerini çekmek istiyorsanız pahalıya mal olabilir. Ancak bir ya da iki müzisyenin yer aldığı akustik performanslar kolayca çekilip düzenlenebilir. Tıpkı şarkı sözlerinden oluşan videolarda olduğu gibi bu da size şarkınızı kolayca youtube’a ekleme şansı verir.

5. Ricada bulunun
Eğer klibinizle ilgili biraz daha hırslıysanız çevrenizdekilerden ricada bulunmak sizin için en iyi tavsiyemiz. Klip çekerek geçimini sağlayan bir arkadaşınızdan size yardımcı olmasını isteyebilirsiniz. Ama sadece bununla sınırlı kalmayın: arkadaşlarınıza figüran olmaları için teklifte bulunabilirsiniz, yerel bir mekandan klibinizi çekmek için izin vermelerini rica edebilirsiniz, babanızdan DSLR kamerasını ödünç isteyebilirsiniz. DSLR kameralardan bahsetmişken;

6. Yalvarıyorum, DSLR kamera kullanın
Eğer kendi klibinizi çekecekseniz, DSLR ya da tam adıyla Dijital Tek Mercek Yansımalı kameralar sizin en iyi arkadaşınız olmalı. Eğer yukarıda bahsettiğimiz düşük kaliteli kliplerden çekmeyecekseniz, DSLR kameraları birinden ödünç alabilir, kiralayabilir ve hatta satın bile alabilirsiniz. Bu kameralar sayesinde büyüleyici sinema filmi kalitesinde sonuçlara ulaşabilirsiniz. Eğer aklınızda gerçekten iyi bir klip fikri varsa iPhone’nunuza sarılmak yerine bu kameraları kullanmanız kesinlikle denemeye değer.

7. Ucuz ışıklandırmalardan edinin
Bir müzik grubunun pop müzik videosu çekerken unuttuğu en önemli şeylerden biri de kuşkusuz ışıklandırmadır. Her 10 denemenin 9unda, ışıklandırma bir klibi profesyonellikle amatörlükten ayıran farktır. Ve şaşırtıcı olan şey ise ışıklandırmanın sanıldığı kadar pahalı olmamasıdır. Günlüğü 50 euroya bir ışıklandırma donanımı kiralayabilirsiniz. İnanın buna değer, ancak yine de bu donanımları kullanmaya başlamadan ve “kamera, motor” tarzı seslenmelerden önce internet üzerinden ışıklandırmayla ilgili araştırmalar yapın.

8. Kullandığınız mekan sayısını kısıtlayın
Birkaç mekan arasında mekik dokuyup zaman kaybetmekten, iyi niyetleri suistimal etmekten(tabii ricalar kabul edildiyse) ve para harcamaktansa havalı bir yer seçip çekimlerin hepsini orada gerçekleştirin.

9. Ya da hiçbir mekan kullanmayın
Hiçbir yere gitmeyerek zamandan tasarruf edip aynı zamanda bütçenizi sarsmamış olursunuz. Doğu Londra’nın şık bir deposunda oradan oraya zıplayan bir avuç müzisyeni çekmektense grubunuzu beyaz bir duvarın önüne koyup komik mimikler yapmalarını sağlayarak ya da yeşil perdenin önüne koyup daha sonrasında video düzenleme programlarıyla özel efektler ekleyerek oldukça iyi sonuçlar alabilirsiniz. (Videonuzda animasyon, eski videolardan kesitler veya fotoğraflar kullanmayı düşünün.)

10. Prodüksiyon sonrası için biraz bütçe ayırın
Prodüksiyon sonrası için özellikle de renklendirme için para harcamanız önemli. Bir videoyu renklendirmek bir şarkıyı master’lamaya benzer ve aynı oranda dönüştürücü etkilere sahiptirler. İster basitçe videodaki görüntüleri aydınlatıp her sahnedeki görüntüleri kontrastlamak olsun ister tüm videoya renk efektleri eklemek olsun, renklendirme işlemi kesinlikle videonuzun görüntüsünü kaliteli hale getirecek. Eğer video yapımında yeniyseniz ya da daha az ideal olan donanımları kullanıyorsanız, prodüksiyon sonrası işlemlere paranızı birazcık daha fazla yatırarak çok daha iyi sonuçlar alabilirsiniz.